Takviye kuvvetler getirdim.
- I brought reinforcements.
Komutan, takviye kuvvetlerini çağırdı.
- The commander called reinforcements up.
Komutan, takviye kuvvetlerini çağırdı.
- The commander called reinforcements up.
General Andrews düşman askerlerini savmak için daha fazla takviye gönderdi.
- General Andrews sent for more reinforcements to stave off the enemy troops.
Komutan, takviye kuvvetlerini çağırdı.
- The commander called reinforcements up.
Benim yedek planım yok.
- I have no backup plan.
Onların yedek bir planı var mıydı?
- Did they have a backup plan?
hediye edilen bir kitap okuma alışkanlığı kazandırma açısından olumlu bir pekiştireçtir.
Tom yedekleme için çağrıda bulundu.
- Tom called for backup.
Yalnız polis memuru destek istedi.
- The lone police officer called for backup.
He's got a gun - you better send for backup.