Seni boykot etmiyorum.
- I'm not boycotting you.
Sen o ülkenin ürünlerini boykot ettin.
- You boycotted merchandise from that country.
Onları boykot etmek zorundayız.
- We have to boycott them.
Boykot bir yıldan biraz fazla sürdü.
- The boycott lasted a little more than a year.
Onlar o ürünü boykot edecekler.
- They will boycott that product.