recurring regularly

listen to the pronunciation of recurring regularly
English - Turkish
düzenli olarak tekrarlanan
constantly
sıkça
constantly
devamlı/sabit olarak
constantly
ikide bir
constantly
ikide birde
constantly
mükerrer olarak
constantly
sabit düzeyde
constantly
durmaksızın
constantly
sık sık

Onlar sık sık kendileriyle çelişiyorlar. - They contradict themselves constantly.

Tom sık sık kendisiyle çelişir. - Tom constantly contradicts himself.

constantly
devamlı
constantly
sürekli

Sally saç stilini sürekli değiştiriyordu. - Sally was constantly changing her hairstyle.

Karısı ona sürekli dırdır ediyor. - His wife nags him constantly.

constantly
hiç durmadan
constantly
sürekli olarak

O, benden sürekli olarak ödünç para alıyordu. - He was constantly borrowing money from me.

Ona sürekli olarak terbiyesini takınmasını söylüyorum. - I'm constantly telling her to behave herself.

constantly
daima

Daima kendi kendime lakırdı ederim. - I constantly talk to myself.

English - English
constantly
recurring regularly

    Hyphenation

    recurring re·gu·lar·ly

    Turkish pronunciation

    rikırîng regyılırli

    Pronunciation

    /rēˈkərəɴɢ ˈregyələrlē/ /riːˈkɜrɪŋ ˈrɛɡjəlɜrliː/
Favorites