O tanınmış bir Amerikalı yazardır.
- That is a recognized American author.
O, konu üzerine tanınmış bir otoritedir.
- He is a recognized authority on the subject.
O, şimdi en umut verici yazarlardan biri olarak tanınmaktadır.
- Now he is recognized as one of the most promising writers.
O dilbilim uzmanı olarak tanınmaktadır.
- She is recognized to be an expert on linguistics.
Onu giydiği şapkadan tanıdım.
- I recognized her by the hat she was wearing.
O, mükemmel bir bilim adamıdır, bu itibarla her yerde tanınır.
- She is an excellent scholar, and is recognized everywhere as such.
Satıcılar ve alıcılar anonimdir ve tanımak çok zordur.
- Sellers and buyers are anonymous and very hard to recognize.
Birinin bilgisinin sınırlarını tanımak önemlidir.
- It is important to recognize the limits of one's knowledge.
Başkalarının hatalarını fark etmek kendi hatlarımızı farketmekten daha kolaydır.
- It's easier to recognize other people's mistakes than our own.
Başarısızlığının farkına varmalısın.
- You must recognize your failure.
Well-recognized problems of topical timolol identified from other studies include cardiac failure and bradycardia.
The US and a number of EU countries are expected to recognize Kosovo on Monday.
... Even in the old, predigital, traditional workplace, we recognized that workers had human rights. ...
... two, because I recognized that if you're going to have women in the workforce that ...