reasonable, plausible; almost certain, very likely; expected, anticipated

listen to the pronunciation of reasonable, plausible; almost certain, very likely; expected, anticipated
English - Turkish

Definition of reasonable, plausible; almost certain, very likely; expected, anticipated in English Turkish dictionary

probable
{s} olası

Bu mümkün, ama olası değildir. - It's possible, but not probable.

Onun ilk albümünün iyi satacağı olasıdır. - It is probable that her first album will sell well.

probable
{s} muhtemel

Onun olması ne kadar muhtemel? - How probable is that to happen?

Bu metin Latince olsaydı, onların zaten tercüme etmesi muhtemeldi. - If this text had been in Latin, it is probable that they would have already translated it.

probable
olması muhtemel

Onun hasta olması muhtemeldir. - It is probable that he is ill.

Başarısız olması muhtemel. - It is probable that he will fail.

probable
(Askeri) OLASI (İHTİMAL): Daha sonraki durumda doğrulama veya inkar olgusu oluncaya kadar beyanın tam olduğunu belirten mevcut emarelerin bulunduğu koşullar altında oluşturulan bir durumu nitelemek üzere kullanılan bir terim. Ayrıca bakınız: "possible"
probable
varit
probable
olası muhtemel
probable
{s} makul
probable
It is more than probable
probable
Büyük bir ihtimalle
probable
probablybelki de
probable
{s} mümkün

Onun yarın gelecek olması mümkün. - It is probable that she will come tomorrow.

Bu mümkün, ama olası değildir. - It's possible, but not probable.

probable
{s} akla yatkın
probable
olası seçim
probable
galiba
probable
olasılı
English - English
{s} probable
reasonable, plausible; almost certain, very likely; expected, anticipated

    Hyphenation

    reasonable, plausible; al·most certain, ve·ry likely; expected, an·tic·i·pa·ted

    Pronunciation

Favorites