ready; attentive; quick, agile

listen to the pronunciation of ready; attentive; quick, agile
English - Turkish

Definition of ready; attentive; quick, agile in English Turkish dictionary

alert
{s} uyanık, tetikte olan
alert
ikaz etmek
alert
kulağı delik
alert
uyarmak
alert
dikkatli

Kendimi dikkatli olmaya zorladım. - I forced myself to stay alert.

Oğlum okulda daha dikkatli olmalı. - My son needs to be more alert at school.

alert
uyanık

Sessiz kalın ve uyanık olun. - Stay quiet and be alert.

Uyanık kalman gerekiyor. - You need to stay alert.

alert
alarm işareti
alert
heyecan sinyali
alert
tehlikeye karşı uyarı
alert
{i} uyarı

Tsunami uyarısı iptal edildi. - The tsunami alert was cancelled.

alert
be on the alert gözünü açmak
alert
{f} gözünü açmak
alert
tetikte/uyanık
alert
{f} alârma geçirmek
alert
hazır olmak
alert
tehlike uyarı
alert
zeyrek
English - English
{s} alert
ready; attentive; quick, agile
Favorites