Araştırma için mevcut az paramız var.
- We have little money available for the research.
Üzgünüz, iletişim kurmaya çalıştığınız kişi mevcut değil.
- We are sorry, the person you are trying to contact is not available.
Şu anda müsait değilim.
- I'm not available right now.
Doktor şimdi müsait değil.
- The doctor is not available now.
Müsait bir tur rehberi var mı?
- Is there a tour guide available?
Bu gece için mevcut bir oda var mı?
- Is there a room available for tonight?
Bu teklif sadece sınırlı bir süre boyunca geçerlidir.
- This offer is available for a limited time only.
Bu teklif beş gün için geçerlidir.
- This offer is available for five days.
Biletler Lions Kulübü üyelerinden elde edilebilir.
- Tickets are available from Lions Club members.
Biletler Lions Kulübü üyelerinden elde edilebilir.
- Tickets are available from Lions Club members.
Sözlük şimdi Android telefonlar için bir uygulama olarak kullanılabilir.
- The dictionary is now available as an app for Android phones.
Netflix artık Avrupa'da kullanılabilir.
- Netflix is now available in Europe.
Servisler hazır olacak.
- Shuttles will be available.
Ayrıntılar hemen hazır değildi.
- Details weren't immediately available.