raw; unrefined; rude

listen to the pronunciation of raw; unrefined; rude
English - Turkish

Definition of raw; unrefined; rude in English Turkish dictionary

crude
ham

Ham petrol bu fabrikada arıtılır. - Crude oil is refined at this plant.

Ham petrol fiyatı düşmektedir. - Crude oil has been falling in price.

crude
{s} basit

Yöntem basit ama çok etkiliydi. - The method was crude, but very effective.

Mike kütüklerden basit bir masa yaptı. - Mike made a crude table out of logs.

crude
çiğ kaçmak
crude
inceliksiz
crude
arıtılmamış
crude
üstünkörü yapılmış
crude
işlenmemiş
crude
kaba

Babamın varlığında kaba şakalar yapma. - Don't tell crude jokes in the presence of my father.

Onun kaba davranışı tarafından rencide edildim. - I was offended by her crude manners.

crude
iyi yapılmamış
crude
{s} cırlak (renk)
crude
{s} nezaketsiz

Onun nezaketsiz şakaları Jane'i kızdırdı. - His crude jokes made Jane angry.

Onun yanıtı nezaketsizdi. - His answer was crude.

crude
{i} ham petrol

Bu şekil ham petrol ithalatının azaldığının bir göstergesidir. - This figure is a mirror of the decrease in imports of crude oil.

Ham petrol fiyatı düşüyor. - The price of crude oil is sinking.

crude
{s} derme çatma, üstünkörü yapılmış
crude
incelik ve zarafetten yoksun
crude
(sıfat) ham, işlenmemiş; kaba, nezaketsiz, ilkel; basit; yavan; cırlak (renk)
crude
ham petrol crudely kabaca
crude
kaba/ham
English - English
{s} crude