The reason I came to Boston is to meet the woman I hope to marry.
- Boston'a gelmemin nedeni, evlenmeyi umduğum kadına rastlamaktır.
It's rare to meet nice people like you.
- Sizin gibi hoş insanlara rastlamak enderdir.
I don't want to run into her.
- Ona rastlamak istemiyorum.
I don't want to run into Tom.
- Tom'a rastlamak istemiyorum.
Have your ever come across an animal like this?
- Hiç bunun gibi bir hayvan rastladın mı?
We rarely come across big names.
- Biz büyük isimlere nadiren rastlarız.