Reports are due next Monday.
- Raporların önümüzdeki Pazartesi vadesi doluyor.
Later, those from many other countries flocked to the United States because they were attracted by reports of great economic opportunities and religious and political freedom.
- Daha sonra, diğer birçok ülkeden olanlar büyük ekonomik imkanlarla ilgili raporlar ve dini ve politik özgürlük tarafından cezbedildikleri için Amerika Birleşik Devletlerine akın ettiler.
What was their reaction to the report?
- Onların rapora reaksiyonu neydi?
Ann has just finished writing her report.
- Ann raporunu yazmayı az önce bitirdi.
I turned in a paper yesterday.
- Dün bir rapor teslim ettim.
The statistical data presented in her paper is of great use for us in estimating the frequency of the movement.
- Onun raporunda sunulan istatistiki veriler hareketin sıklığını tahmin etmede bizim için çok faydalı.
The new accounting procedures require us to fill out different forms for reporting expenses.
- Yeni muhasebe prosedürleri giderleri rapor etmek için farklı formları doldurmamızı gerektirir.
I'm reporting for duty.
- Ben görev için rapor veriyorum.
I am reporting what was reported to me.
- Bana rapor edileni bildiriyorum.