What was their reaction to the report?
- Onların rapora reaksiyonu neydi?
We need this report by tomorrow.
- Yarına kadar bu rapora ihtiyacımız var.
The information presented in Kelly's paper on color coordination is seen to be of use in building up an alternative theory.
- Renk koordinasyonu ile ilgili Kelly'nin raporunda sunulan bilginin alternatif bir teori oluşturmada faydalı olacağı anlaşilmaktadır.
His paper is far from satisfactory.
- Onun raporu tatmin edici olmaktan uzaktır.
The new accounting procedures require us to fill out different forms for reporting expenses.
- Yeni muhasebe prosedürleri giderleri rapor etmek için farklı formları doldurmamızı gerektirir.
They barred journalists from reporting on the elections.
- Onlar gazetecileri seçimlerle ilgili rapor vermekten engelledi.
The media are not reporting these stories.
- Medya bu hikayeleri rapor etmiyor.
I'd like to report a theft.
- Bir hırsızlığı rapor etmek istiyorum.
I'm calling to report a lost wallet.
- Kayıp bir cüzdanı rapor etmek için arıyorum.
They barred journalists from reporting on the elections.
- Onlar gazetecileri seçimlerle ilgili rapor vermekten engelledi.
My boss is not satisfied with my TPS reports.
- Patronum benim TPS raporlarımdan memnun değil.
Weather reports rarely come true.
- Hava raporları nadiren gerçekleşir.