rahatlamış

listen to the pronunciation of rahatlamış
Turkish - English
relieved

John's parents seemed relieved to hear that he was safe. - John'un anne babası onun güvende olduğunu duydukları için rahatlamış görünüyorlardı.

John's parents seemed relieved to hear that his plane was on time. - John'un ebeveynleri uçağın zamanında geldiğini duydukları için rahatlamış gibi görünüyorlardı.

relaxed

Tom seemed to be relaxed. - Tom rahatlamış görünüyordu.

He feels relaxed when he's playing the guitar. - Gitar çalarken rahatlamış hisseder.

rahatlamış
Favorites