Çok aceleci olmayalım.
- Let's not be too hasty.
Bir aceleci sırtlan boynuz ısırır.
- A hasty hyena bites the horn.
Acele bir kahvaltı yaptım ve evden ayrıldım.
- I had a hasty breakfast and left home.
Onun yalan söylediği sonucuna varmada çok aceleci davrandım.
- I was too hasty in concluding that he was lying.
Bu hızlı bir çeviriydi.
- This was a hasty translation.