pure; unblemished; unstained; spotless

listen to the pronunciation of pure; unblemished; unstained; spotless
English - Turkish

Definition of pure; unblemished; unstained; spotless in English Turkish dictionary

snowy
karlı

O adamlarını ve atlarını karlı dağların üzerinden götürdü ve sıcak vadilere indirdi. - He led his men and horses over snowy mountains and down into hot valleys.

Karlı bir yolda direksiyonu o şekilde çevirirsen, kayarsın. - If you whip the steering wheel around like that on a snowy road, the car is going to go into a slide.

snowy
snowinesskarlı oluş
snowy
kar yagışlı
snowy
yağışlı
snowy
bembeyaz
snowy
beyaz

Büyükbabamın kar beyazı saçı var. - My grandfather has snowy white hair.

snowy
{s} kar gibi
snowy
{s} kar yağışlı
snowy
snowilykarlı olarak
snowy
{s} kar beyazı

Büyükbabamın kar beyazı saçı var. - My grandfather has snowy white hair.

snowy
beyazlık
snowy
bembeyaz/karlı
snowy
{s} with kar yağmış gibi (bir şeyle) dolu
English - English
snowy
pure; unblemished; unstained; spotless
Favorites