İşçiler hoşça vakit geçirebilecekleri bir barda toplanmak istiyor.
- The workers like to gather in a pub where they can let their hair down.
Bu civardaki barlara ve birahanelere sürekli takılır.
- He's a regular at the bars and pubs around here.
Köşe başında bir meyhane var.
- There's a pub just around the corner.
Mary'nin dün gece meyhanede söylediği şarkıyı Tom yazdı.
- Tom wrote the song that Mary sang last night at the pub.
Bu civardaki barlara ve birahanelere sürekli takılır.
- He's a regular at the bars and pubs around here.
Birisi o birahanede fazla müzik dinlemez.
- One won’t hear much music in that pub.
registered pubs.
He's used to speaking in public.
- He is used to speaking in public.
Tom doesn't like speaking in public.
- Tom doesn't like to speak in public.