Film ona büyük popülerlik kazandırdı.
 - The movie gained her great popularity.
Onun ilk çalışması insanlar arasında büyük popülerlik kazandı.
 - His first work gained great popularity among people.
Kent, önemli bir turistik yer olarak rağbet kazandı.
 - The city is gaining popularity as a major tourist destination.
Onun popülaritesi düşüyor.
 - His popularity is falling.
Tatoebanın popülaritesi kurulduğu günden beri katlanarak artmaktadır.
 - Tatoeba's popularity has been growing exponentially since the day of its inception.