English - Turkish
Definition of prudent, discreet; wise, sensible, showing good judgement in English Turkish dictionary
- judicious
- adaletli
- judicious
- mantıklı
Önemli olan oylarını mantıklı bir şekilde kullanmalarıdır.
-What is important is that they use their vote judiciously.
- judicious
- (Kanun) mantık ile yapılmış
- judicious
- doğru karar veren
- judicious
- tedbirli
- judicious
- {s} aklı başında
- judicious
- basiretlilik
- judicious
- iyi düşünebilen
- judicious
- {s} akıllıca
Kadın kredi kartı sahiplerinin çoğu, kartlarını akıllıca kullanır.
-Most of the women credit card holders are judicious in using their cards.
- judicious
- {s} akla uygun
- judicious
- akıllı
Kadın kredi kartı sahiplerinin çoğu, kartlarını akıllıca kullanır.
-Most of the women credit card holders are judicious in using their cards.
- judicious
- {s} makul
- judicious
- sağgörülü
- judicious
- mantık ve muhakeme ile yapılmış
Related Terms
English - English
Definition of prudent, discreet; wise, sensible, showing good judgement in English English dictionary
- {s} judicious
prudent, discreet; wise, sensible, showing good judgement
Hyphenation
prudent, discreet; wise, sensible, show·ing good judge·mentPronunciation
Resimler
Favorites