prove negative; show to be false

listen to the pronunciation of prove negative; show to be false
English - Turkish

Definition of prove negative; show to be false in English Turkish dictionary

contradict
çelişmek
contradict
yalanlama

Onu yalanlamak için cesaretim yok. - I don't dare to contradict him.

Seni yalanlamama izin ver. - Allow me to contradict you.

contradict
çelişki yaşamak
contradict
karşı çıkmak
contradict
inkar etmek
contradict
yalancı çıkarmak
contradict
yalanlamak

Onu yalanlamak için cesaretim yok. - I don't dare to contradict him.

contradict
çeliş

Bakan kendi ifadesiyle çelişti. - The minister contradicted his own statement.

Tom ve Mary her zaman birbirleriyle çelişiyor. - Tom and Mary contradict each other all the time.

contradict
yadsımak
contradict
birbirini tutmamak
contradict
{f} ters düşmek

Seninle ters düşmekten nefret ediyorum. - I hate to contradict you.

contradict
çeliş/yalanla
contradict
{f} aksini iddia etmek
contradict
çeliş,tersini söyle
contradict
tezat teşkil etmek
English - English
negate
contradict
prove negative; show to be false
Favorites