pron. something; everything; some object, any object

listen to the pronunciation of pron. something; everything; some object, any object
English - Turkish

Definition of pron. something; everything; some object, any object in English Turkish dictionary

anything
{i} hiçbir şey

O hiçbir şeyi değiştirmeyecek. - That won't change anything.

Hiçbir şeye söz veremem fakat elimden geleni yapacağım. - I can't promise anything, but I'll do my best.

anything
her şey

O, onura her şeyden daha çok değer verir. - He values honor above anything else.

Benim evimde partiler vermek istiyorsanız, daha sonra her şeyi temizleyin ve bir şey kırmayın, ya da zarar için ödeme yapın. - If you want to have parties in my house, clean up everything afterwards, and don't break anything, or else pay for the damage.

anything
(herhangi) bir şey
anything
{i} bir şey: Do you want anything? Bir şey istiyor musun? I don't want anything. Hiçbir şey istemem
anything
herhangi bir şey
anything
{i} herhangi bir şey: Anything'll
anything
zam bir şey
anything
paylama
anything
{i} bir şey

Eğer bir şeye ihtiyacın olursa haberim olsun. - Let me know if you are in need of anything.

Ondan daha küçük herhangi bir şeyin yok mu? - Don't you have anything smaller than that?

anything
olmasın da ne olursa olsun
anything
her şey hiç bir şey
anything
ne olsa

Senin için ne olsa yapmaya hazırım. - I am quite willing to do anything for you.

anything
hiç bir şey

Hiç bir şeyi asla önceden tahmin edemem. - I can never predict anything.

Hiç bir şeyi kontrol edemeyiz. - We don't control anything.

anything
herhangi birşey
English - English
anything
pron. something; everything; some object, any object
Favorites