Definition of pron. someone; anybody, somebody in English Turkish dictionary
- anyone
- hiç kimse
Odada hiç kimse yoktu.
-There wasn't anyone in the room.
Odada hiç kimse yoktu.
-There was hardly anyone in the room.
- anyone
- herhangi biri
Pekala, evet, fakat herhangi birinin bilmesini istemiyorum.
-Well, yes, but I don't want anyone to know.
Herhangi biri katılabilir.
-Anyone can participate.
- anyone
- i., zam., bak. anybody
- anyone
- herhangi birisi
Cevaplayabilecek herhangi birisi var mı?
-Is there anyone who can answer?
Neden herhangi birisi dikkat etmeli?
-Why should anyone care?
- anyone
- kimse
Tom kimseyle konuşmak istemiyordu.
-Tom didn't want to speak to anyone.
Odada hiç kimse yoktu.
-There wasn't anyone in the room.
- anyone
- biri
Birisi müziğe olan ilgisini geliştirebilir.
-Anyone can cultivate their interest in music.
Herhangi biri onu yapabilir.
-Anyone could do that.
- anyone
- kim
Bunu güvenli bir yerde sakla. Ona kimsenin dokunmasını istemiyorum.
-Hide this in a safe place. I don't want anyone getting their hands on it.
Odada hiç kimse yoktu.
-There was hardly anyone in the room.
- anyone
- herkes
O bu şehirdeki başka herkesten daha zengindir.
-He is richer than anyone else in this town.
O, anne ve babası dışında herkesten eleştiri kabul eder.
-She accepts criticism from anyone but her parents.
- anyone
- birisi
Birisi müziğe olan ilgisini geliştirebilir.
-Anyone can cultivate their interest in music.
Tom'un şu anda birisiyle konuşmak için vakti yok.
-Tom doesn't have time right now to talk to anyone.
- anyone
- herhangi bir kimse
Bu soğuk yerde güvenebileceğin herhangi bir kimse var mı?
-Is there anyone you can trust in this cold place?
İstediğin herhangi bir kimseyi getirebilirsin.
-You may bring anyone you want.
- anyone
- kim olsa
Related Terms
Definition of pron. someone; anybody, somebody in English English dictionary
- anyone