pron. belonging to you

listen to the pronunciation of pron. belonging to you
English - Turkish

Definition of pron. belonging to you in English Turkish dictionary

yours
saygılarımla
yours
seninki

Seninki de fena değil. - Yours is not bad, either.

Benim görüşüm seninkine benzer. - My opinion is similar to yours.

yours
yours truly hürmetle
yours
ben

Benim görüşüm seninkine benzer. - My opinion is similar to yours.

Benim köpeğim neredeyse boyunuzun yarısı kadar. - My dog is almost half the size of yours.

yours
senin

Sorunu niçin kendin araştırmıyorsun? O senin sorumluluğun. - Why don't you look into the problem yourself? It's your responsibility.

O, senin bir arkadaşın mı? - Is he a friend of yours?

yours
sizin

O bakımdan benim görüşüm sizinkinden farklıdır. - In that respect, my opinion differs from yours.

Sizinki gibi öyle iyi bir kamera alamam. - I can't afford such a good camera as yours.

yours
sizinki

O bakımdan benim görüşüm sizinkinden farklıdır. - In that respect, my opinion differs from yours.

Kaoru, şimdiye kadar en iyi tepki sizinki - büyük ödülü kazanırsınız. - Kaoru, yours is the best reaction so far - you win the grand prize.

yours
sizinkiler

Sanırım bunlar sizinkiler. - I think these are yours.

Bir kaleme ihtiyacım var. Sizinkilerden birini kullanabilir miyim? - I need a pencil. Can I use one of yours?

yours
seninkiler

Bunlar benim çoraplarım mı yoksa seninkiler mi? - Are these my socks or yours?

Tüm çabalarım seninkilerle karşılaştırıldığında hiçbir şey. - All my efforts are nothing in comparison with yours.

yours
sizlerinki
English - English
pron. belonging to you
Favorites