Birbirinizi içten seviyor musunuz?
- Do you love each other deeply?
Ben onu herhangi başka adamdan daha içten seviyorum.
- I love him more deeply than any other man.
Manzaradan derinden etkilendim.
- I was deeply impressed by the scenery.
Konuşması dinleyicileri derinden etkiledi.
- His speech deeply affected the audience.
Sadece bizim aramıza, o çok derin derin düşünmez.
- Just between us, he doesn't think very deeply.
Bob o konuyu derin derin düşündü.
- Bob thought deeply about that matter.
Senin için çok üzülüyorum.
- I feel for you deeply.
Tom bu haberden çok rahatsız oldu.
- Tom was deeply disturbed by this news.
O, bu kayba son derece üzüldü.
- He deeply regretted this loss.
Kazaya sebep olduğuma son derece pişmanım.
- I deeply regret having caused the accident.