profitable, able to effect the object

listen to the pronunciation of profitable, able to effect the object
English - Turkish

Definition of profitable, able to effect the object in English Turkish dictionary

available
{s} mevcut

Üzgünüz, iletişim kurmaya çalıştığınız kişi mevcut değil. - We are sorry, the person you are trying to contact is not available.

Mevcut tek oda iki kişiliktir. - The only room available is a double.

available
müsait

Müsait bir tur rehberi var mı? - Is there a tour guide available?

Şu anda müsait değilim. - I'm not available right now.

available
{s} var

Bu gece için mevcut bir oda var mı? - Is there a room available for tonight?

Araştırma için mevcut az paramız var. - We have little money available for the research.

available
{s} geçerli

Bu teklif beş gün için geçerlidir. - This offer is available for five days.

Bu teklif sadece sınırlı bir süre boyunca geçerlidir. - This offer is available for a limited time only.

available
(Ticaret) mevcut olan
available
{s} kullanışlı
available
(Ticaret) elde hazır bulunan
available
kullanılır
available
müsait olmak
available
yararlanılır
available
elde

Biletler Lions Kulübü üyelerinden elde edilebilir. - Tickets are available from Lions Club members.

available
{s} eldeki
available
elde edilebilir

Biletler Lions Kulübü üyelerinden elde edilebilir. - Tickets are available from Lions Club members.

available
görüşmeye uygun
available
meşgul değil
available
kullanılabilir

Netflix artık Avrupa'da kullanılabilir. - Netflix is now available in Europe.

Yakında gazeteler kağıda basılmayacaklar. Onlar sadece internet üzerinden kullanılabilir olacak. - Soon, newspapers won't be printed on paper. They'll only be available through the Internet.

available
{s} hazır

Önümüzdeki hafta bir görüşme mülakatı için hazır mısınız? - Are you available next week for a follow-up interview?

Ayrıntılar hemen hazır değildi. - Details weren't immediately available.

available
olası
English - English
{a} available
profitable, able to effect the object
Favorites