profession, vocation; employment; business; work

listen to the pronunciation of profession, vocation; employment; business; work
English - Turkish

Definition of profession, vocation; employment; business; work in English Turkish dictionary

occupation
{i}

Kemal Tahir Esir Şehrin İnsanları isimli kitabında İstanbul'un 1920'li yıllardaki işgal günlerini anlatır. - Kemal Tahir narrates the occupation days of Istanbul in 1920s in his book named The People Of The Slave City.

Erkek kardeşimin şu anda işi yok. - My brother has no occupation now.

occupation
(Biyoloji) meslek

İnsanlara milliyet, cinsiyet veya meslek temelinde ayrımcılık yapmayın. - Don't discriminate against people based on nationality, gender, or occupation.

occupation
işgal

Gaziantep, 1921'de Fransız işgalinden kurtarıldı. - Gaziantep was freed from the French occupation in 1921.

Kemal Tahir Esir Şehrin İnsanları isimli kitabında İstanbul'un 1920'li yıllardaki işgal günlerini anlatır. - Kemal Tahir narrates the occupation days of Istanbul in 1920s in his book named The People Of The Slave City.

occupation
{i} uğraşı
occupation
{i} uğraş
occupation
{i} oturma
occupation
{i} uğraş, meşguliyet
occupation
(Tıp) Kişinin devamlı olarak meşgul olduğu iş veya sanat, meslek
occupation
sanat
occupation
army of occupation işgal ordusu
occupation
{i} kullanan
occupation
(isim) oturma, işgal, kullanan, uğraş, iş, meşguliyet, uğraşı
occupation
{i} işgal, zorla alma
occupation
uğraşı/meslek/işgâl
occupation
(Askeri) İŞGAL: Bir hedefin, esaslı bir mukavemet görmeden ele geçirilmesi
English - English
{i} occupation