English - Turkish
Definition of producing commotion; disturbing; exciting in English Turkish dictionary
- turbulent
- gürültülü patırtılı
- turbulent
- {s} türbülanslı
- turbulent
- (sıfat) gürültücü, kavgacı, çalkantılı, fırtınalı, türbülanslı
- turbulent
- karışıklık
- turbulent
- dalgalı
- turbulent
- fırtına
- turbulent
- vahşi
- turbulent
- kargaşalı
- turbulent
- sert
- turbulent
- düzensiz
- turbulent
- fırtınalı
- turbulent
- {s} kaynayan (duygular)
- turbulent
- iddetli çalkantı
- turbulent
- karışıklık çıkaran
- turbulent
- {s} kavgacı
- turbulent
- {s} gürültücü
- turbulent
- şamatacı
- turbulent
- sert/fırtınalı
Related Terms
English - English
Definition of producing commotion; disturbing; exciting in English English dictionary
- turbulent
producing commotion; disturbing; exciting
Hyphenation
pro·du·cing commotion; disturbing; ex·ci·tingPronunciation
Resimler
History
Favorites