present participle of invite

listen to the pronunciation of present participle of invite
English - Turkish

Definition of present participle of invite in English Turkish dictionary

inviting
davetkâr

O havuz gerçekten davetkar görünüyor. - That pool really looks inviting.

Karısı davetkar konukları severdi. - His wife liked inviting guests.

inviting
{s} çekici
inviting
hoş
inviting
göz alıcı
inviting
Davetkar, davet eden
inviting
{s} cazip
inviting
davet et

O, açılış törenine çok sayıda misafir davet etmeyi planlayacak. - He will figure on inviting a lot of guests to the opening ceremony.

Tom'u ve Mary'yi partime davet etmediğim için kendime sitem edebilirdim. - I could kick myself for not inviting Tom and Mary to my party.

English - English
inviting
present participle of invite
Favorites