Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

present participle of exist

listen to the pronunciation of present participle of exist
English - Turkish

Definition of present participle of exist in English Turkish dictionary

existing
el altındaki
existing
halihazırdaki
existing
sürmekte olan
existing
{i} şu andaki
existing
mevcut

Mevcut sisteme inançlarını kaybettiler. - They lost faith in the existing system.

Araba kazaları ile ilgili mevcut yasa değişiklikler gerektirir. - The existing law concerning car accidents requires amending.

existing
var olan

Var olan müşterileri korumak, yenilerini bulmak kadar önemlidir. - Keeping existing clients is just as important as finding new ones.

existing
{f} var ol

Var olan müşterileri korumak, yenilerini bulmak kadar önemlidir. - Keeping existing clients is just as important as finding new ones.

existing
var olarak
existing
(İnşaat) var olma
existing
yaşa/var ol
existing
{f} var ol: prep.var olarak,varola
existing
{s} bugünkü
existing
olma
English - English
existing