Newton İngiliz parası taklitçiliğini önlemek için gelişen tekniklerde etkiliydi.
- Newton was instrumental in developing techniques to prevent counterfeiting of the English money.
Çoğu gelişmekte olan ülkelerde kentsel nüfus çok hızlı artıyor.
- The urban population in most developing countries is increasing very fast.
Hindistan gelişmekte olan bir ülkedir.
- India is a developing country.
Turizmi büyük çapta geliştirme umutlarımız vardı.
- We had hopes of developing tourism on a big scale.
Android uygulaması geliştiriyorum.
- I'm developing an Android application.
Onun çalışmaları bilimsel araştırmayı geliştirmeye çok katkıda bulundu.
- Her studies contributed greatly to developing scientific research.
Turizmi büyük çapta geliştirme umutlarımız vardı.
- We had hopes of developing tourism on a big scale.
Gelişmiş ülkeler, gelişmekte olan ülkelere yardım etmeliler.
- Advanced countries must give aid to developing countries.
Hindistan gelişmekte olan bir ülkedir.
- India is a developing country.