İngilizce ödevime yardım edecek misin? Tabii ki de.
- Will you help me with my English homework? Certainly.
Dışarıya çıkamam çünkü çok ödevim var.
- I can't go out because I have a lot of homework.
Ev ödevimi yaptıktan sonra ,televizyonda beyzbol oyununu izledim.
- Having done my homework, I watched the baseball game on television.
Tatoeba'da cümleleri çevirmek ev ödevi yapmaktan daha eğlenceli.
- Translating sentences on Tatoeba is more fun than doing homework.
The speaker had certainly done his homework before delivering the lecture.