English - Turkish
Definition of pref. over, across, beyond in English Turkish dictionary
- trans
- karşı tarafta
- trans
- (Biyokimya) karşı
Çeviriyi orijinali ile karşılaştıralım.
-Let's compare the translation with the original.
Çevirmenlerin karşılaştığı bir sorun kaynak belgenin kötü yazılmasıdır.
-One problem translators face is that sometimes the source document is poorly written.
- trans
- (Önek) ötesinde, asın, karşı tarafta, öbür tarafında; arasından; içinden; tamamen, bütün bütün; çaprazvari
- trans
- çaprazvari
- trans
- arasından
- trans
- tamamen
Bu çeviri tamamen yanlış.
-This translation is outright wrong.
Matematikçiler buna Fransızlarla müştereken sahiptir: onlara her ne söylemeye çalışıyorsan, onlar onu alır ve onu kendi tarzlarıyla çevirir ve onu tamamen farklı bir şeye çevirirler.
-Mathematicians have this in common with the French: whatever you're trying to say to them, they take it and translate it in their own way and turn it around into something completely different.
- trans
- pref. değiştirme
- trans
- aşın
- trans
- bütün bütün
- trans
- öte
- trans
- içinden
- trans
- ötesinde
- trans
- öbür tarafında
- trans
- trans
Related Terms
English - English
Definition of pref. over, across, beyond in English English dictionary
- trans
pref. over, across, beyond
Hyphenation
pref. over, across, be·yondPronunciation
Resimler
Favorites