postalamak

listen to the pronunciation of postalamak
Turkish - English
mail

Tom went to the post office to mail a letter. - Tom bir mektup postalamak için postaneye gitti.

He went to the post office to mail the letter. - Mektubu postalamak için postaneye gitti.

{f} post

Tom went to the post office to mail a letter. - Tom bir mektup postalamak için postaneye gitti.

He went to the post office to mail the letter. - Mektubu postalamak için postaneye gitti.

to mail, post
to post, to mail; to send away, to send off, to dismiss, to sack
(Politika, Siyaset) ship
clap
send off
bundle off
postala
(Bilgisayar) post to
postala
{f} mail

I'll mail this letter today. - Bugün bu mektubu postalayacağım.

Can you mail these letters for me? - Benim için bu mektupları postalayabilir misin?

postala
{f} post

Please remember to post this letter. - Lütfen bu mektubu postalamayı unutma.

Please don't forget to post the letters. - Lütfen mektupları postalamayı unutma.

postala
{f} mailed

Dan mailed Linda's scandalous pictures to a local TV station. - Dan yerel bir televizyon istasyona Linda'nın skandal fotoğraflarını postaladı.

Tom and Mary mailed wedding invitations to all of their friends. - Tom ve Mary bütün arkadaşlarına düğün davetiyelerini postaladı.

postala
{f} posted

Tom posted a video of himself singing and dancing on YouTube and it went viral. - Tom şarkı söyleyen ve danseden bir videosunu You Tube'a postaladı ve o internette yayıldı.

I can't figure out how to delete what I just posted. - Postaladığım şeyi nasıl iptal edeceğimi anlayamıyorum.

postalama
posting
postalama
mailing
Turkish - Turkish
Postaya vermek
Herhangi bir sebeple birini yanından uzaklaştırmak
postalama
Postalamak işi
postalamak
Favorites