Turkish - English
Definition of postacı in Turkish English dictionary
- despatch rider
- postman, postwoman, mailman
- postman; postwoman; mail carrier
- letter carrier
The letter carrier comes every three days.
-Postacı her üç günde gelir.
- mailcarrier
- mail carrier
- {i} mailman
The second the mailman comes, he rushes out to pick up his mail.
-O, postacı gelir gelmez, postasını almak için dışarı fırlar.
It is funny that the mailman hasn't come yet.
-Postacının henüz gelmemesi tuhaf.
- {i} postman
My ex-wife started a new life with the tubby postman.
-Benim eski karım tıknaz postacı ile yeni bir hayata başladı.
The postman was bitten by that dog.
-Postacı o köpek tarafından ısırıldı.
- letter carries
- postacı çantası
- mailbag
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of postacı in Turkish Turkish dictionary
- Mektup, havale, paket gibi maddeleri, gönderilen yere ulaştıran posta idaresi görevlisi: "Parlak yıllarında, postacı, her gün kadınlardan bir çanta dolusu mektup taşırdı ona."- N. Cumalı
- Mektup, gazete, havale, paket gibi maddeleri, gönderilen yere götüren posta idaresi görevlisi
- berid
- çapar
postacı
Hyphenation
pos·ta·cıPronunciation
Resimler
History
Favorites