possible; probable, but not sure

listen to the pronunciation of possible; probable, but not sure
English - Turkish
mümkün; olası değil emin
maybe
belki

Geriye dönüp bakıldığında, belki de o fotoğrafı benim bloğa koymamalıydım. - In retrospect, maybe I shouldn't have posted that photo in my blog.

Belki bu dünya başka bir gezegenin cehennemi. - Maybe this world is another planet's Hell.

maybe
olabilir

Belki bir ressam olabilirim. - Maybe I should become a painter.

Belki bana yardımcı olabilirsin. - Maybe you can help me.

maybe
haydi
English - English
maybe
possible; probable, but not sure
Favorites