polizeirevier

listen to the pronunciation of polizeirevier
German - Turkish
e {poli'tsayrevi: r} s polis merkezi
[das] polis karakolu
polis merkezi
polis istasyonu
English - Turkish

Definition of polizeirevier in English Turkish dictionary

district
{i} havali
district
{i} semt

O semt, yaşanılacak güvenli bir yer değil artık. - That district is no longer a safe place to live in.

Alexanderplatz, Berlin'in Mitte semtinde bulunan bir halk meydanıdır. - Alexanderplatz is a public square located in the Mitte district of Berlin.

district
{i} mahalle
district
seçim bölgesi
district
district attorney bir mıntıkanın başsavcısı district court hukuki bir mıntıka içinde yetki sahibi olan mahkeme
district
{i} ilçe

Bu Toyono ilçesinin bir haritası. - This is a map of Toyono district .

Bu ilçe yaşamak için güvenli bir yer değil artık. - That district is no longer a safe place to live in.

district
ilçesi

Bu Toyono ilçesinin bir haritası. - This is a map of Toyono district .

Bu, Ninohe İlçesinin bir haritasıdır. - This is a map of Ninohe District.

district
(Askeri) astbölge
police station
polis merkezi

Sami polis merkezindeydi. - Sami was at the police station.

police station
karakol

Tom bir kaza raporunu dosyalamak için polis karakoluna gitti. - Tom went to the police station to file an accident report.

En yakın karakol nerede? - Where is the nearest police station?

district
{i} bölge

Bölge başsavcısı iki yıllık cezadan memnun olmadı. - The district attorney wasn't content with a two-year sentence.

Yerlilerin bölgeye girmesine izin verilmiyor. - The natives were not allowed to enter the district.

district
mıntıkalara ayırmak
district
{i} bucak
district
{i} kaza
district
bölge,v.bölgelere ayır: n.bölge
district
sancak
district
(Askeri) AST BÖLGE: Bir bölge komutanlığının tali bölümü
district
{i} mıntıka, bölge, mahalle
German - German
Polizeiwache (f), das Büro der polizei