Turkish - English
Definition of polemi̇k in Turkish English dictionary
- polemik
- argument
- polemik
- polemic
My father's little library consisted chiefly of books on polemic divinity, most of which I read.
-Babamın küçük kütüphanesi çoğu polemik tanrılığı içeren kitaplardan oluşuyordu, onların çoğunu okudum. esas oluşuyordu.
He didn't engage in petty polemics.
-Ucuz polemik yapmadı.
- polemik
- polemics
He didn't engage in petty polemics.
-Ucuz polemik yapmadı.
- polemik
- polemic, argument
- polemik
- polemical
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of polemi̇k in Turkish Turkish dictionary
- (Hukuk) Münakaşa, tartışma, çekişme; sonuçsuz tartışma
- polemik
- Siyasal, bilimsel ya da yazınsal konulardaki sert tartışma
- polemik
- Siyasi, bilimsel, edebî konularda sert tartışma
Related Terms
polemi̇k
Hyphenation
po·le·mi̇kResimler
History
Favorites