point of view, standpoint, position; observation point

listen to the pronunciation of point of view, standpoint, position; observation point
English - Turkish

Definition of point of view, standpoint, position; observation point in English Turkish dictionary

viewpoint
bakış açısı

Ben bu konuya farklı bir bakış açısından bakıyorum. - I am looking at the matter from a different viewpoint.

Doku kültürü bakış açısından, bu deney için çevre daha katı bir şekilde tanımlanmış olmalıdır. - From the viewpoint of tissue culture, the environment for this experiment should be more rigidly defined.

viewpoint
bakım
viewpoint
görüş açısı
viewpoint
bakış acısı
viewpoint
{i} manzara noktası
viewpoint
bakış açı

Onlar benim bakış açımı benimsediler. - They adopted my viewpoint.

Doku kültürü bakış açısından, bu deney için çevre daha katı bir şekilde tanımlanmış olmalıdır. - From the viewpoint of tissue culture, the environment for this experiment should be more rigidly defined.

viewpoint
görüş

Objektif olarak bakınca, onun görüşleri rasyonalizmden epey uzak. - From an objective viewpoint, his argument was far from rational.

viewpoint
{i} görüş noktası
English - English
{i} viewpoint
point of view, standpoint, position; observation point
Favorites