Definition of planlama in Turkish English dictionary
- planning
Don't tell Tom that Mary isn't planning on helping his mother.
- Mary'nin onun annesine yardım etmeyi planlamadığını Tom'a söyleme.
The attack began without enough planning.
- Saldırı yeterli planlama yapılmadan başladı.
- pianning
- sparseness
- envisaging
- envisioning
- schedule
I'd like to schedule an appointment for tomorrow.
- Yarın için bir randevu planlamak istiyorum.
I'd like to schedule an appointment.
- Bir randevu planlamak istiyorum.
- projection
- planlamak
- plan
Tom and Mary are busy planning their wedding.
- Tom ve Mary düğünlerini planlamakla meşgul.
The revolutionary council met to plan strategy.
- Devrim konseyi strateji planlamak için toplandı.
- planlama alanı
- (Çevre) planning area
- planlama faktörü
- (Askeri) planning factor
- planlama grubu
- (Askeri) planning group
- planlama ve kontrol
- planning and control
- planlama yapma
- planning
- planlama şubesi
- planning department
- Planlama ve Erken Uyarı Birimi
- (Hukuk) Planning and Early Warning Unit
- Planlama, Programlama Ve Bütçe Hazırlama Sistemi
- (Askeri) Planning, Programming, and Budgeting System
- planlama bölümü
- planning department
- planlama bürosu
- planning office
- planlama direktifi
- (Askeri) planning guidance
- planlama dönemi
- (Ticaret) planning horizon
- planlama eğrisi
- (Ticaret) planning curve
- planlama faktörleri veri tabanı
- (Askeri) planning factors database
- planlama fonu
- (Askeri) advance planning funds
- planlama için müşterek istihbarat tahmini
- (Askeri) joint intelligence estimate for planning
- planlama işleri
- planning operations
- planlama karargahı
- (Askeri) planning staff
- planlama kuvveti
- (Askeri) planning force
- planlama modeli
- (Ticaret) planning model
- planlama modu
- (Bilgisayar) planning mode
- planlama mühendisi
- planning engineer
- planlama programı
- (Askeri) planning schedule
- planlama raporu
- planning report
- planlama sistemleri bölümü
- (Askeri) planning systems division
- planlama süreci
- (Hukuk) planning process
- planlama süresi
- (Ticaret) planning horizon
- planlama sırası
- (Askeri) planning order
- planlama teknikleri
- (Tıp,Ticaret) planning techniques
- planlama ve uygulama veri tabanı
- (Askeri) planning and execution database
- planlama ve yöneltme
- (Askeri) planning and direction
- planlama yapmak
- do planning
- planlama yasaları
- (Ticaret) planning acts
- plânlama aşamasında
- blue print stage
- planlamak
- {f} chart
- planlamak
- concert
- planla
- {f} schedule
I believe we have a staff meeting scheduled for 2:30.
- 2.30'da planlanan bir personel toplantımız olduğuna inanıyorum.
The training session is scheduled to begin at 4 p.m.
- Eğitim oturumunun 16:00'da başlaması planlandı.
- planlamak
- intend
- aile planlama
- family planning
- fiziksel planlama
- physical planning
- gelecek planlama
- future planning
- kent planlama
- city planning
- kentsel planlama
- urban planning
- planlamak
- map out
- planlamak
- map something out
- planlamak
- blue-print
- planlamak
- lay out
- planlamak
- schedule
I'd like to schedule an appointment with Dr. Jackson.
- Doktor Jackson'la bir randevu planlamak istiyorum.
I'd like to schedule an appointment.
- Bir randevu planlamak istiyorum.
- planlamak
- think out
- planlamak
- schema
- planlamak
- figure on
- planlamak
- plan out
It rains so often in the wet season that it's hard to plan outings.
- Yağışlı mevsimde o kadar sık yağmur yağar ki gezintileri planlamak zordur.
- planlamak
- orchestrate
- proje planlama
- (Askeri) project planning
- proje planlama
- (Askeri) projeksiyon
- senaryo planlama
- (Politika, Siyaset) scenario planning
- ulusal planlama
- (Politika, Siyaset) national planning
- planla
- {f} scheduled
The training session is scheduled to begin at 4 p.m.
- Eğitim oturumunun 16:00'da başlaması planlandı.
Tom is scheduled to give a concert in Boston on October 20th.
- Tom 20 Ekimde Boston'da bir konser vermeyi planladı.
- planla
- {f} schema
- planla
- {f} planned
Tom had only planned to stay in Boston for just a day or two.
- Tom iş için sadece bir ya da iki gün Boston'da kalmayı planlamıştı.
It seems that Tom had planned to give Mary the loan she had been looking for.
- Tom Mary'nin aradığı krediyi vermeyi planlamış görünüyor.
- planla
- {f} plan
Things didn't go as planned.
- İşler planlandığı gibi gitmedi.
I'm following the plans made by congress.
- Kongre tarafından yapılan planlara uyuyorum.
- planla
- lay out
- planla
- {f} intended
I'd intended to have my homework finished by now.
- Şimdiye kadar ev ödevimi bitirtmeyi planlamıştım.
Tom intended to tell Mary everything.
- Tom Mary'ye her şeyi söylemeyi planladı.
- planla
- map out
- planlamak
- calculate
- planlamak
- contrive
- planlamak
- arrange
- planlamak
- devise
- finansal planlama
- (Finans) Financial planning
- kaynak planlama
- Resource planning
- planla
- think out
- planla
- {f} planning
As God as my witness Tom, I didn't tell her about the surprise party you're planning.
- Tanrı şahidimdir ki Tom, planladığın sürpriz partiden ona bahsetmedim.
The attack began without enough planning.
- Saldırı yeterli planlama yapılmadan başladı.
- planlamak
- {f} think
- şehir planlama
- Town planning
- Ani Müşterek Çalışabilirlik Tatbikatı Planlama Grubu
- (Askeri) No-Notice Interoperability Exercise Planning Group
- Devlet Planlama Teşkilatı
- (Hukuk) State Planing Organisation
- K.K. Ordu Seferberlik ve Harekat Planlama ve İcra Sistemi
- (Askeri) Army Mobilization and Operations Planning and Execution System
- K.K. ordu seferberlik ve harekat planlama sistemi; K.K. seferberlik harekat sist
- (Askeri) Army mobilization and operations planning system; Army mobilization operations system
- Kuvvet Artırma Planlama ve İdare Sistemi
- (Askeri) Force Augmentation Planning and Execution System
- Milli Parklar Teşkilatı; daha önceden hizmeti yok; Nükleer Planlama Sistemi
- (Askeri) National Park Service; nonprior service; Nuclear Planning System
- Muhtemel Durum Harekat Alanı Hava Kontrol sistemi otomatik planlama sistemi
- (Askeri) contingency Theater Air Control System automated planning system
- Muhtemel Durum Planlama Tesisleri Listesi; ateş koordinasyon hattı
- (Askeri) Contingency Planning Facilities List; coordinated fire line
- Müşterek Harekat Planlama Ve İdare Sistemi (JOPES) düzeltme aracı
- (Askeri) Joint Operation Planning and Execution System (JOPES) editing tool
- Müşterek Harekat Planlama ve İdare (JOPES) Ağı Harekat Kontrol Merkezi
- (Askeri) Joint Operation Planning and Execution System (JOPES) Network Operation Control Center
- Müşterek Harekat Planlama ve İdare Sistemi
- (Askeri) Joint Operation Planning and Execution System
- Müşterek Harekat Planlama ve İdare Sistemi Olay Raporlama Sistemi
- (Askeri) Joint Operation Planning and Execution System Incident Reporting System
- Müşterek Harekat Planlama ve İdare Sistemi Raporlama Sistemi
- (Askeri) Joint Operation Planning and Execution System Reporting System
- Müşterek Stratejik Planlama Sistemi
- (Askeri) Joint Strategic Planning System
- Müşterek İstihkam Planlama ve İdare Sistemi
- (Askeri) Joint Engineer Planning and Execution System
- Nükleer Planlama ve Uygulama Sistemi
- (Askeri) Nuclear Planning and Execution System
- Savunma Bakanlığı Planlama ve Kaynak Kurulu
- (Askeri) Defense Planning and Resources Board
- Savunma Planlama Komitesi (NATO)
- (Askeri) Defense Planning Committee (NATO)
- Savunma Planlama Yönergesi
- (Askeri) Defense Planning Guidance
- Silahlı Kuvvetler Üretim (Tedarik) Planlama Bürosu
- (Askeri) Armed Service Production Planning Office
- Stratejik Hedef Planlama Başkanı
- (Askeri) Director of Strategic Target Planning
- Sıhhi Planlama Ve Uygulama Sistemi
- (Askeri) Medical Planning and Execution System
- Sıhhi Seferberlik Planlama Ve Uygulama Sistemi
- (Askeri) Medical Mobilization Planning and Execution System
- Washington Planlama Merkezi
- (Askeri) Washington Planning Center
- acil durum planlama talimnamesi
- (Askeri) emergency planning handbook
- ani müdahale planlama süreci
- (Askeri) rapid response planning process
- ara planlama konferansı; askeri ödeme belgesi; askeri personel merkezi
- (Askeri) mid-planning conference; military payment certificate; military personnel center
- açıklayıcı/örnekleyici planlama senaryosu; karşılıklı işlerlik planlama sistemi
- (Askeri) illustrative planning scenario; interoperability planning system
- başkanın net stratejik planlama değerlendirmesi
- (Askeri) chairman's net assessment for strategic planning
- birleşik planlama takımı; birleşik işlem takımı; Birleşik Ürün Grubu
- (Askeri) integrated planning team; integrated process team; Integrated Product Team
- birleştirilmiş hava hareket kabiliyeti planlama sistemi
- (Askeri) consolidated air mobility planning system
- devre anahtarı arayüz planlama rehberi
- (Askeri) circuit switch interface planning guide
- enerji planlama
- energy planning
- felaket yardımı tepki timi; dinamik analiz ve yeniden planlama aracı
- (Askeri) disaster assistance response team; dynamic analysis and replanning tool
- fonksiyonel planlama rehberi
- (Askeri) functional planning guide
- harekat alanı planlama cevap hücresi
- (Askeri) theater planning response cell
- harekat planlama grubu
- (Askeri) operations planning group
- harekat planlama timi
- (Askeri) operational planning team
- harp zamanı insangücü planlama sistemi
- (Askeri) wartime manpower planning system
- hava indirme müşterek nükleer planlama unsuru
- (Askeri) airborne joint nuclear planning element
- ikiyıllık planlama, programlama ve bütçeleme sistemi
- (Askeri) bi-annual planning, programming, and budget system
- ilk planlama konferansı; birimler arası planlama hücresi
- (Askeri) initial planning conference; interagency planning cell
- istihbarat planlama safhaları
- (Askeri) intelligence planning phases
- kapasite planlama
- capacity planning
- kent ve bölge planlama
- (İnşaat) urban and regional planning
- kuvvet seviyesinde planlama
- (Askeri) force level planning
- liman planlama
- (Askeri) harbor planning
- lineer planlama metodu
- (Askeri) linear planning method
- lojik planlama
- logical design
- lojistik planlama sistemi
- (Askeri) logistics planning system
- maden planlama
- (Madencilik) mine planning
- mayın alanı planlama dosyası
- (Askeri) minefield planning folder
- merkezi işlemci grubu; Amfibi Grup Komutanı; Muhtemel Durum Planlama Rehberi
- (Askeri) central processor group; Commander, Amphibious Group; Contingency Planning Guidance
- muhabere harekat planlama sistemi
- (Askeri) communications operational planning system
- muhabere köprüsü arayüz planlama köprüsü
- (Askeri) communications link interface planning system
- muhtemel durum harekatı hareket kabiliyeti planlama ve işletme sistemi
- (Askeri) contingency operations mobility planning and execution system
- muhtemel durum planlama tesisleri listesi
- (Askeri) contingency planning facilities list
- müşterek endüstriyel seferberlik planlama süreci
- (Askeri) joint industrial mobilization planning process
- müşterek harekat planlama süreci
- (Askeri) joint operation planning process
- müşterek nükleer planlama unsuru
- (Askeri) joint nuclear planning element
- müşterek planlama ağı
- (Askeri) joint planning network
- müşterek planlama danışma grubu
- (Askeri) joint planning advisory group
- müşterek planlama dokümanı
- (Askeri) joint planning document
- müşterek planlama grubu
- (Askeri) joint planning group
- müşterek planlama hücresi
- (Askeri) joint planning cell
- müşterek planlama intibak kursu
- (Askeri) joint planning orientation course
- müşterek planlama ve uygulama topluluğu
- (Askeri) joint planning and execution community
- müşterek stratejik planlama doküman destekleme analizi
- (Askeri) joint strategic planning document supporting analyses
- müşterek stratejik planlama dokümanı
- (Askeri) joint strategic planning document
- orta vadeli planlama
- (Hukuk) medium-term planning
- ortak harekat modelleme, planlama ve simülasyon stratejisi; Bilgisayarlı İntikal
- (Askeri) common operational modeling, planning, and simulation strategy; Computerized Movement Planning and Status System
- piyasa planlama
- (Ticaret) market planning
- planla
- structure
- planla
- mapout
- planla
- thinkout
- planlamak
- draft
- planlamak
- work up
- planlamak
- project
- planlamak
- to plan, to arrange, to map sth out
- planlamak
- map
- planlamak
- design
- planlamak
- premeditate
- planlamak
- architect
- planlamak
- structure
- planlamak
- have in view
- planlamak
- mark out
- planlamak
- to plan
Sami met with Layla to plan a kidnapping.
- Sami bir kaçırmayı planlamak için Leyla ile buluştu.
Failing to plan is planning to fail.
- Planlamak için başarısız olma başarısız olmak için planlamadır.
- planlamak
- programme [Brit.]
- planlamak
- blue print
- planlamak
- program
- planlamak
- envisage
- planlamak
- envision
- planlamak
- {f} programme
- program planlama dokümanı
- (Askeri) program planning document
- sahrada basına sansür; son planlama konferansı
- (Askeri) field press censorship; final planning conference
- savunma planlama anket formu (NATO)
- (Askeri) defense planning questionnaire (NATO)
- seferberlik konuşlanma ve planlama sistemi
- (Askeri) mobilization stationing and planning system
- seferberlik konuşlanma, planlama ve uygulama sistemi
- (Askeri) mobilization stationing, planning, and execution system
- sistem planlama ve sistem kontrolü
- (Askeri) system planning and system control
- sonuç yönetimi planlama ekibi
- (Askeri) consequence management planning team
- stratejik planlama için istihbarat öncelikleri
- (Askeri) intelligence priorities for strategic planning
- sürüm planlama dokümanı
- (Askeri) version planning document
- sürüm planlama kurulu
- (Askeri) version planning board
- sıhhi planlama modülü
- (Askeri) medical planning module
- taktik ağ analizi ve planlama sistemi
- (Askeri) tactical network analysis and planning system
- taktik ağ analizi ve planlama sistemi artı
- (Askeri) tactical network analysis and planning system plus
- talep planlama
- (İnşaat) solicitation planning
- telefon arabirimi planlama kılavuzu
- (Askeri) telephone interface planning guide
- tıbbi planlama modülü
- (Askeri) medical planning module
- yerel planlama
- local planning
- özel harekat görev planlama dosyası
- (Askeri) special operations mission planning folder
- özel harekat tümeni; strateji ve seçenek kararı (Planlama, Programlama ve Bütçel
- (Askeri) special operations division; strategy and options decision (Planning, Programming, and Budgeting System)
- üretim plânlama şefi
- dispatcher