place so as to overlap

listen to the pronunciation of place so as to overlap
English - Turkish

Definition of place so as to overlap in English Turkish dictionary

so as to
-mek için: He did this so as to prevent theft. Bunu, hırsızlığı önlemek için yaptı
so as to
-mek amacıyla
so as to
-ecek bir şekilde
so as to
-mek için
so as to
için

Sabahleyin bir koşuşturmadan kaçınmak için bugün biraz geç saatlere kadar çalışacağım. - Today I'm working a little late so as to avoid a rush in the morning.

İşitebilmek için önde oturdu. - He sat in the front so as to be able to hear.

so as to
-cek biçimde
So as to
-mak için
so as to
1. -mek için: He did that so as to annoy me. Beni kızdırmak için yaptı. 2. -ecek bir şekilde: He coughed so as to attract Selmin´s attention. Selmin´in dikkatini çekecek bir şekilde öksürdü
so as to
ecek şekilde
so as to
mak için
place so as to overlap

    Hyphenation

    place so as to o·ver·lap

    Turkish pronunciation

    pleys sō äz tı ōvırläp

    Pronunciation

    /ˈplās ˈsō ˈaz tə ˈōvərˌlap/ /ˈpleɪs ˈsoʊ ˈæz tə ˈoʊvɜrˌlæp/
Favorites