place one thing on top of another in a heap, pile

listen to the pronunciation of place one thing on top of another in a heap, pile
English - Turkish

Definition of place one thing on top of another in a heap, pile in English Turkish dictionary

stack
{i} yığın

Odanın köşesinde bir gazete yığını vardı. - There was a stack of newspapers in the corner of the room.

Ebeveynlerimin evinde bir yığın National Geographic dergisi buldum. - I found a stack of old National Geographic magazines at my parents' house.

stack
{f} istif etmek
stack
(Bilgisayar) yığınla
stack
{i} baca
stack
sap
stack
istif

Tom bütün sabahı yakacak odun istifleyerek geçirdi. - Tom spent all morning stacking firewood.

Tom yakacak odunu evin arkasına istif etti. - Tom stacked the firewood behind the house.

stack
demet
stack
bolluk
stack
{f} yüklemek
stack
muntazam yığın
stack
(isim) yığın, küme, istif, tınaz, kitap rafı, baca, egzoz, ortak anten, tüfek çatısı
stack
demet,v.yığ: n.yığın
stack
{i} tınaz
stack
saman veya ot kümesi
stack
{i} kitap rafı
stack
{i} tınaz, ekin yığını
stack
(fiil) yığmak, kümelemek, istif etmek, yüklemek, çatmak (tüfekleri), daireler çizerek uçmak
stack
have the cards stacked against one güç bir durumda olmak
stack
engeller karşısında
English - English
{f} stack