plündern

listen to the pronunciation of plündern
German - Turkish
{'plündırn} yağma etmek
yağma et
yağmalamak
talan etmek
English - Turkish

Definition of plündern in English Turkish dictionary

looting
Yağma

Herhangi bir yağmalamaya katlanmayacağız. - We won't tolerate any looting.

Yağma, tecavüz ve talan, savaş sırasında yaygındır. - Looting, raping, and plundering are common during wartime.

pillage
yağma etmek
looting
yağmalayarak
looting
{f} yağmala

Herhangi bir yağmalamaya katlanmayacağız. - We won't tolerate any looting.

looting
çapul
looting
{i} yağmalama

Herhangi bir yağmalamaya katlanmayacağız. - We won't tolerate any looting.

looting
yagmalayarak
pillage
talan etmek, yağma etmek, soymak, ganimet olarak almak
pillage
yağma, çapul, talan
looting
(isim) yağma
pillage
{i} yağma, talan
pillage
{i} soygun
pillage
çapul malı
pillage
{i} yağmacılık
pillage
yağmala

Sami ve Leyla, Ferit'in evini yağmaladı. - Sami and Layla pillaged Farid's house.

Barbarla saldırdı ve şehrimizi yağmaladı. - The barbarians raped and pillaged our city.

pillage
(fiil) yağmalamak, talan etmek, ganimet olarak almak
pillage
(isim) soygun, yağma, soygunculuk, talan, yağmacılık, ganimet