Tom yeni bir pikap satın aldı.
- Tom bought a new pickup.
O bir pikap kullanıyor.
- He drives a pickup truck.
Tom'la kamyonetin arkasına atladım.
- I jumped into the back of the pickup truck with Tom.
Kamyonetler Kuzey Amerika'da popüler ama Avrupa'da değil.
- Pickup trucks are popular in North America, but not in Europe.
Sami'nin plakçaları çalındı.
- Sami's pickup was stolen.
Hey, thanks for the drink, but if this is a pickup, I'm not interested.
At lunch we had a game of pickup hockey.