physical frame

listen to the pronunciation of physical frame
English - Turkish

Definition of physical frame in English Turkish dictionary

body
gövde

O güçlü bir gövdeye sahip. - He has a strong body.

Bir dachshund uzun gövdesi ve kısa bacakları olan bir Alman köpeğidir. - A dachshund is a dog from Germany with a very long body and short legs.

body
{i} karoser
body
(Nükleer Bilimler) esas yapı,kurul
body
{i} kuruluş
body
{i} hacim
body
(Otomotiv) karkas
body
naaş
body
(Biyokimya) özdek
body
cüsse
body
zümre
body
(Denizbilim) yin
body
nesne
body
kitle
body
madde

Ben bu maddelerin vücut tarafından nasıl emildiğini bilmek istiyorum. - I would like to know how these substances are absorbed by the body.

Vücudun bu maddeleri nasıl emdiğini bilmek istiyorum. - I'd like to know how the body absorbs these substances.

body
(Tıp)  bodies]
body
body corporate hukuki şahıs
body
üç buutlu cisim
body
{i} kütle

Okyanus sürekli hareket halinde olan büyük bir su kütlesidir. - The ocean is a huge body of water that is constantly in motion.

Uygulama, vücut kütle indeks oranını hızlı bir şekilde hesaplamanı sağlıyor. - The application allows you to quickly calculate the ratio of body mass index - BMI.

English - English
body

Indeed, if it belonged to a poor body, it would be another thing; but so great a lady, to be sure, can never want it.

physical frame

    Hyphenation

    phys·i·cal frame

    Turkish pronunciation

    fîzîkıl freym

    Pronunciation

    /ˈfəzəkəl ˈfrām/ /ˈfɪzɪkəl ˈfreɪm/
Favorites