Fotoğrafta elimi tutuyorsun.
- You're holding my hand in the photo.
Bu fotoğraflarda mükemmel görünüyorsun.
- You look great in these photos.
Puro içen bir eşeği fotoğraflamak için yapılan tüm girişimler başarısız oldu.
- All attempts to photograph a donkey smoking a cigar failed.
Görevim belgeleri fotoğraflamak.
- My mission is to photograph the documents.
Fotoğrafçılık ışık ile yazı yazmaktır.
- Photography is writing with light.
Bu fotoğraflarda mükemmel görünüyorsun.
- You look great in these photos.
Fotoğrafta elimi tutuyorsun.
- You're holding my hand in the photo.
Facebook'taki arkadaşlarının resimlerine bakmak vakit kaybıdır.
- Looking at your Facebook friends' photos is a waste of time.
Tom zarftan birkaç resim çıkardı ve onları Mary'ye gösterdi.
- Tom pulled several photos out of the envelope and showed them to Mary.
A photograph can't explain the reasons.
- A photograph cannot explain the reasons.
I am a professional photographer.
- I'm a professional photographer.