pertaining to or containing venom

English - Turkish

Definition of pertaining to or containing venom in English Turkish dictionary

Related Terms

venomous

çok zararlı

venomous

venomously zehirli bir şekilde

venomous

zehirli

Bu, dünyada olan en zehirli örümceklerden biri. - This is one of the most venomous spiders in the world.

Tom zehirli bir yılan tarafından ısırıldı. - Tom was bitten by a venomous snake.

venomous

{s} zehirli (yılan, akrep, arı v.b.)

venomous

iğrenç/kin dolu/zehirli

venomous

diş bileyen

venomous

{s} zehir saçan; kin dolu; nefret dolu

venomous

düşman

venomous

{s} çok zararlı, zehirli, zehir saçan

venomous

kinlilik

venomous

{s} kin dolu

venomous

venomousnesszehirlilik

venomous

{s} haince

venomous

(Tıp) Zehirli, zehir akıtan veya ifraz eden

English - English

Definition of pertaining to or containing venom in English English dictionary

venomous

Hyphenation

pertaining to or containing ven·om

Turkish pronunciation

pırteynîng tı ır kınteynîng venım

Pronunciation

/pərˈtānəɴɢ tə ər kənˈtānəɴɢ ˈvenəm/ /pɜrˈteɪnɪŋ tə ɜr kənˈteɪnɪŋ ˈvɛnəm/