pertaining to a trial or test

listen to the pronunciation of pertaining to a trial or test
English - Turkish

Definition of pertaining to a trial or test in English Turkish dictionary

trial
duruşma

O adam gelecek hafta duruşmaya gidiyor. - That man is going on trial next week.

Tanık duruşmada konuştuğu sırada gergin görünmüyordu. - The witness did not seem nervous when he spoke at the trial.

trial
yargılama

Bu bir yargılama değil bir duruşmadır. - This is a hearing, not a trial.

Polis onu yargılamadı. - The police didn't put him on trial.

trial
{i} deneme

Deneme beş gün sürdü. - The trial lasted five days.

Biz deneme ve yanılma ile öğreniriz. - We learn by trial and error.

trial
{i} test

Tom'un testi ne zamandı? - When was Tom's trial?

trial
{i} dert
trial
imtihan kabilinden olan felaket veya keder
trial
(Ticaret) mahkemede duruşma
trial
{i} sınav
trial
başbelası
trial
{i} sınama
trial
{i} çile
trial
(Tıp) Deneme, tecrübe
trial
{i} örnek
trial
trial and error çeşitli yolları deneme
trial
denenme
trial
(isim) dava, deneme, prova, test, duruşma, yargılama, sınav, sınama, çile, dert, girişim, örnek
trial
duruşma, yargılama, muhakeme
trial
(sıfat) mahkeme, deneme, duruşma
English - English
trial
pertaining to a trial or test

    Hyphenation

    pertaining to a tri·al or test

    Turkish pronunciation

    pırteynîng tı ı trayl ır test

    Pronunciation

    /pərˈtānəɴɢ tə ə ˈtrīl ər ˈtest/ /pɜrˈteɪnɪŋ tə ə ˈtraɪl ɜr ˈtɛst/
Favorites