Definition of personeli in Turkish English dictionary
- personel
- personnel
Mr. Yamada is in charge of the personnel section.
-Bay Yamada personel bölümünden sorumludur.
The rest of the personnel were fired without notice.
-Personelin geri kalanı haber verilmeden işten atıldı.
- personel
- staff
A lot of companies have pared their staff down to a minimum.
-Çok sayıda şirket personelini minimuma indirdi.
The staff exchanged frank opinions in the meeting.
-Personel toplantıda samimi bir görüş alışverişinde bulunmuştur.
- personeli az
- underhanded
- personeli az olan
- undermanned
- personeli az olan
- understaffed
- personeli kâra ortak eden sistem
- copartnership
- personel
- personel
- idari destek personeli
- (Askeri) overhead personnel
- personel
- worker
There are no medical workers there at all.
-Orada hiç sağlık personeli yoktur.
- personel
- workman
- personel
- personal
- personel
- crew
Sami was liked by his crew.
-Sami, personeli tarafından beğenildi.
- personel
- {i} employee
Do you have any employees who speak French?
-Hiç Fransızca konuşan personeliniz var mı?
The short term contract employees were dismissed without notice.
-Kısa vadeli sözleşmeli personel haber vermeden işten çıkarıldı.
- saha personeli
- (Bilgisayar) field staff
- personel
- liveware
- kamu personeli seçme sınavı
- public personnel selection exam
- personel
- of the staff
- personel
- the staff
- personel
- staff members
- sağlık personeli
- Health personnel, medical personnel
- Uluslar arası Taşımacılık Yapan Araç Personeli Konusunda Avrupa Anlaşması
- (Hukuk) European Agreement on the Work of Personal of Vehicles Engaged in International Road Haulage
- acenta personeli
- (Ticaret) agent's staff
- analiz personeli
- (Askeri) analysis staff
- azami idari karargah personeli seviyesi
- (Askeri) management headquarters ceiling
- denetleme personeli
- (Askeri) supervisory staff
- gereğinden fazla personeli olan
- overmanned
- hizmet personeli
- (Hukuk) members of the service staff, personnel of service
- kamu personeli
- civil servants
- kamu personeli
- civil servant
- muhafaza personeli
- (Askeri) custodial personnel
- müdüriyet personeli
- secretariate
- müdüriyet personeli
- secretariat
- ofis personeli
- office staff
- otel ön büro personeli
- hotel front desk personnel
- park personeli
- (Havacılık) aircraft marshaller
- personel
- staff member
- personel
- manpower
- personel
- personnel, staff
- profesyonel subay ikmal personeli bilgi sistemi
- (Askeri) professional officer filler information system
- seferberlik personeli
- (Askeri) mobilization designee
- seferberlik personeli
- (Askeri) mobilization augmentee
- sıhhiye personeli yöneticisi
- (Askeri) medical crew director
- uçuş personeli
- flying personnel
- yer personeli
- ground personnel
- yeterli personeli olmayan
- understaffed
- yeterli personeli olmayan
- short-staffed
- çıkarma aracı personeli (geniş)
- (Askeri) landing craft personnel (large)
Related Terms
Definition of personeli in Turkish Turkish dictionary
- PERSONEL
- (Osmanlı Dönemi) Bir işte çalışanların hepsi
- PERSONEL
- (Osmanlı Dönemi) Fr. Şahsa dâir. Şahsî
- kamu personeli
- Devlet hizmetinde çalışan kişiler
- personel
- Devlet ve diğer kamu kuruluşlarında çalışan, etkinliğe çeşitli görevleriyle katılan gerçek kişiler
- personel
- Bir hizmet veya kuruluşun tüm çalışanları
- personel
- Bir hizmet veya kuruluşun görevlileri, bir iş yerinde çalışanların tümü