persistently demanding; annoying; pressing, urgent

English - Turkish

Definition of persistently demanding; annoying; pressing, urgent in English Turkish dictionary
importunate: gözü doymayan
importunate: acil
importunate: zorla isteyen
importunate: açgözlü
importunate: doymaz
importunate: sürekli bir şeyler isteyen
importunate: {s} ısrar eden
importunate: {s} sırnaşık
importunate: importunately ısrarla
importunate: importunatenessIsrarla isteyerek rahatsız etme
importunate: acil/ısrarcı
importunate: {s} ısrarla isteyen
importunate: {s} isteğinde çok ısrar eden; çok ısrarlı

English - English

Definition of persistently demanding; annoying; pressing, urgent in English English dictionary: {s} importunate

persistently demanding; annoying; pressing, urgent

Hyphenation

per·sist·ent·ly demanding; annoying; pressing, ur·gent

Pronunciation

Resimler

Google Resimler

Bing Resimler

History

Favorites

20 dilde online sözlük. 20 milyondan fazla sözcük ve anlamı üç farklı aksanda dinleme seçeneği. Cümle ve Videolar ile zenginleştirilmiş içerik. Etimoloji, Eş ve Zıt anlamlar, kelime okunuşları ve günün kelimesi. Yazım Türkçeleştirici ile hatalı Türkçe metinleri düzeltme. iOS, Android ve Windows mobil platformlarda online ve offline sözlük programları. Sesli Sözlük garantisinde Profesyonel çeviri hizmetleri. İngilizce kelime haznenizi arttıracak kelime oyunları. Ayarlar bölümünü kullarak çevirisini görmek istediğiniz sözlükleri seçme ve aynı zamanda sözlüklerin gösterim sırasını ayarlama imkanı. Kelimelerin seslendirilişini otomatik dinlemek için ayarlardan isteğiniz aksanı seçebilirsiniz.

Online English Turkish and Multilingual Dictionary 20+ million words and idioms.

persistently demanding; annoying; pressing, urgent

Definition of persistently demanding; annoying; pressing, urgent in English Turkish dictionary

Related Terms

Definition of persistently demanding; annoying; pressing, urgent in English English dictionary

Hyphenation

Pronunciation

Resimler