Definition of period of time between noon and evening in English Turkish dictionary
- afternoon
- ikindi
Hafif bir ikindi güneşi, dalların arasından süzülüp pencereden içeri giriyordu.
-The soft afternoon sun came in through the branches of the tree and then the window.
Her ikindi, kadın kiliseye dua etmeye giderdi.
-Every afternoon, the woman went to church to pray.
- afternoon
- (isim) öğleden sonra
- period of time
- zaman periyodu
- period of time
- süre
Eğer bir süre evden uzak olursam, posta servisini bırakacağım.
-If I'm away from home for a period of time, I will stop mail delivery.
Birçoğu sömürgeciliğin egemenliği altında uzun bir süre baskı ve sefaletten çekmiştir.
-Many have suffered oppression and misery for a long period of time under the rule of colonialism.
- afternoon
- öğleden sonra
Bu öğleden sonra dışarıya çıkacağım.
-I'm going to go out this afternoon.
Bütün öğleden sonrayı arkadaşlarla sohbet ederek geçirdim.
-I spent the whole afternoon chatting with friends.
- period of time
- zaman dilimi
Related Terms
Definition of period of time between noon and evening in English English dictionary
- {s} afternoon
- period of time
- an amount of time; "a time period of 30 years"; "hastened the period of time of his recovery"; "Picasso's blue period"
- period of time
- {i} amount of time, length of time
- period of time
- a while