per se; not really

English - Turkish

Definition of per se; not really in English Turkish dictionary

Related Terms

as such

bu itibarla

O, mükemmel bir bilim adamıdır, bu itibarla her yerde tanınır. - She is an excellent scholar, and is recognized everywhere as such.

as such

böylesi

as such

öyle

O ünlü bir ressamdır ve öyle davranılmalı. - He is a famous painter and should be treated as such.

O benim bir arkadaşım ve ona öyle davranırım. - He is a friend and I treat him as such.

as such

haddi zatında

as such

gerçekte

as such

şöyle

as such

bunun gibi

as such

Aslında: "İt's not a medicine as such. Aslında ilaç değil."

as such

Öyle/şöyle/böyle: "He's a teacher and iş known as such. O öğretmendir ve herkes onu öyle tanıyor."

as such

öyle/şöyle/böyle: He's a teacher and is known as such. O öğretmendir ve herkes onu öyle tanıyor

as such

aslında: It's not a medicine as such

English - English

Definition of per se; not really in English English dictionary

as such

Hyphenation

per se; not re·al·ly