Unexploded ordnance is found every year in Europe.
- Avrupa'da her yıl patlamamış mühimmat bulunur.
The explosive ordnance disposal unit safely disposed of the unexploded bomb.
- Patlayıcı madde imha ünitesi patlamamış bombayı güvenli bir şekilde imha etti.
The time-bomb exploded with a loud noise.
- Bir saatli bomba bir gürültü ile patladı.
It exploded with a loud noise.
- O, bir gürültü ile patladı.
The day before Thanksgiving, the supermarkets are full to bursting.
- Şükran Günü'nden bir önceki gün süpermarketler patlamaya hazır.
They could hear the sounds of shots and exploding shells.
- Atış seslerini ve patlayan kabuk seslerini duyabiliyorlardı.
The water pipes froze and then burst.
- Su boruları dondu ve sonra patladı.
They all burst out laughing.
- Onların hepsi gülmekten patladılar.
In 1918, revolts due to the price of rice erupted all around the country.
- 1918 yılında, pirinç fiyatından kaynaklanan ayaklanmalar tüm dünyada patlak verdi.
The volcanic eruption threatened the village.
- Volkanik patlama köyü tehdit etti.
It exploded with a loud noise.
- O, bir gürültü ile patladı.
The time bomb exploded with a loud noise.
- Saatli bomba büyük bir gürültüyle patladı.